Kış aylarıyla birlikte solunum yolu enfeksiyonlarında belirgin bir artış yaşanırken özellikle bebekler ve küçük çocuklar için ciddi risk oluşturan RSV (Respiratuvar Sinsityal Virüs) yeniden gündeme geldi. Çoğu zaman basit bir soğuk algınlığı gibi başlayan RSV enfeksiyonu, bazı bebeklerde ve risk grubundaki bireylerde kısa sürede solunum sıkıntısına ve hastane yatışına kadar ilerleyebiliyor.
Neredeyse Her Çocuk En Az Bir Kez Karşılaşıyor
Bilimsel veriler, RSV’nin dünya genelinde en yaygın çocukluk çağı virüslerinden biri olduğunu ortaya koyuyor. İki yaşına kadar çocukların neredeyse tamamı en az bir kez RSV ile karşılaşıyor. Özellikle prematüre bebekler, kronik akciğer hastalığı olan çocuklar, bağışıklığı zayıf bireyler ve 65 yaş üzeri kişiler ağır seyir açısından daha yüksek risk altında bulunuyor.
“Belirtiler Saatler İçinde Ağırlaşabilir”
RSV enfeksiyonu çoğu vakada burun akıntısı, hafif ateş, öksürük ve halsizlik gibi belirtilerle başlıyor. Ancak bazı bebeklerde tablo hızla değişebiliyor. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hekimi Uzm. Dr. Tufan Torun, şu uyarıda bulunuyor: “RSV’de en kritik nokta, solunum sıkıntısının çok hızlı gelişebilmesidir. Hırıltılı solunum, hızlı nefes alıp verme, beslenme isteksizliği ve morarma gibi bulgular ortaya çıktığında zaman kaybetmeden tıbbi değerlendirme yapılması gerekir.”
Bebeklerde En Sık Bronşiolit ve Zatürre Nedeni
RSV, bebeklerde bronşiolit ve zatürreye en sık neden olan virüsler arasında yer alıyor. Özellikle 6 aydan küçük bebeklerde oksijen ihtiyacı doğurabilecek kadar ağır seyredebiliyor. Bu nedenle Uzm. Dr. Tufan Torun, ebeveynlerin “basit bir soğuk algınlığı” düşüncesiyle belirtileri göz ardı etmemesi gerektiğini vurguluyor.
Hijyen Hayati Önem Taşıyor
Virüs, öksürme, hapşırma ile havaya yayılan damlacıklar, yakın temas ve virüs bulaşmış yüzeyler aracılığıyla kolayca bulaşıyor. Araştırmalar RSV’nin yüzeylerde saatlerce canlı kalabildiğini gösteriyor. Uzm. Dr. Tufan Torun, korunmada el hijyeni, ortamların havalandırılması ve hasta kişilerle temastan kaçınmanın en etkili yöntemler olduğunu belirtiyor.
RSV tedavi sürecinde vücudun solunum fonksiyonlarını güvenli şekilde desteklemek amaçlanıyor. Bu kapsamda sıvı dengesi yakından izleniyor, solunumu rahatlatmaya yönelik uygulamalar yapılıyor ve ihtiyaç halinde oksijen desteği sağlanıyor. Doğru zamanda başlanan destekleyici tedavi hastalığın seyrini belirgin şekilde olumlu yönde etkiliyor.
Çakmak Erdem Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hekimi Uzm. Dr. Tufan Torun, erken tanının önemine dikkat çekerek şunları söylüyor: “RSV çoğu çocukta hafif atlatılsa da risk grubundaki bebeklerde tablo saatler içinde ağırlaşabiliyor. Ailelerin belirtileri yakından takip etmesi ve geç kalmadan hekime başvurması, ciddi komplikasyonların önüne geçilmesinde en güçlü adım.”
