Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) bu yılki zirvesi 15-19 ocak tarihleri arasında İsviçre’nin Davos kentinde düzenlendi. “Güvenin Yeniden İnşası” ana temasıyla düzenlenen zirvede 300’ü aşkın oturum gerçekleştirildi. Zirvede “yapay zeka ile hızlı dönüşüm ortamında güvenin yeniden inşası” masaya yatırıldı.
YAZILIM, TEKNOLOJİK ALTYAPI VE DONANIMLI İNSAN KAYNAĞI
Davos’ta düzenlenen forumlarda, “Yapay zekayı herkesin yararına olacak şekilde nasıl kullanabiliriz? Farklı düzenleyici ortam inovasyonu toplumsal risklerle nasıl dengeliyor? Yapay zeka, 5/6G, kuantum hesaplama ve biyoteknoloji dahil olmak üzere diğer dönüştürücü teknolojilerle nasıl arayüz oluşturacak?” sorularına cevaplar arandığının özenle altını çizen Kesimli şu bilgileri verdi: “Yapay zekanın gelişimi için bazı ön şartlar var. Bunların başında mevcuttaki teknolojinin altyapısı geliyor. Mevcutta teknoloji altyapısı olmadan böyle bir teknoloji gelişimi sergilemek mümkün değil. Bunu kullanabilecek insan gücü gerekiyor. Bu insan gücüne bağlı olarak da iş gücü piyasaları politikalarının düzenlenmesi gerekiyor. İnovasyon ve entegrasyonun daha da teşvik edilmesi gerekiyor. Devletlerarası yürürlüğe konulması gereken regülasyonlar ve etik değerler gibi konular var. Bunu da gelişmekte olan ülkeler, gelişmiş ülkeler ve düşük gelirli ülkeler olarak farklı farklı değerlendirmek gerekiyor. Yapay zekanın etkileri gelişmiş ekonomilerde daha fazla görülüyor. Gelişmekte olan ülkelerde de ilerleyen zamanlarda bu etkileri yakın zamanda göreceğiz. Bu 5 sene içerisinde bunu net olarak göreceğiz. Yapay zeka, tüm ekonomileri ve ülkeleri etkiliyor olacak. Yapay zeka için ekstra politikalar üretilecek.”
YAPAY ZEKA KAPIMIZI ÇALDI, HAZIR MIYIZ? KOBİ’LERDE SON DURUM NE?
Teknolojinin geçmiş dönemlere göre çok hızlı büyüdüğünü ve ilerlediğini kaydeden Kesimli, büyük şirketlerin bu teknolojiyi daha yoğun kullandığını söyledi. Bu durumun büyük şirketlerin rekabette tutunmasını sağladığını kaydeden Ereteam CTO’su Kesimli, “Büyük şirketlerden çıkıp KOBİ’lere baktığımızda bu teknolojinin uygulanmasının KOBİ’lerde daha kısıtlı olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla bu da bize bireylerde olduğu gibi kurumlarda da bu teknolojiyi daha az kullananların geride kalacağını gösteriyor. Birey ya da kurum olarak bizim teknolojik gelişmeleri yakından takip edip kendi lehimize dönüştürmemiz ve itici güç haline getirmemiz gerekiyor” dedi.
BÜYÜK YAPILARDAN ZİYADE KOBİ’LER DAHA HIZLI DÖNÜŞEBİLİR
“Büyük yapıların dönüşmesi daha zor. KOBİ’ler daha hızlı dönüşebilir. KOBİ’lerin dönüşmesi daha kolay ve daha az maliyetle olabilir. Burada belirleyici olan vizyondur. İşini doğru bilen teknolojiye uyumlu KOBİ’ler, kişiler ya da kurumlar kendi işlerini buraya dönüştürebilme şansına sahipler” diyen Kesimli son olarak şu bilgileri verdi: “Yazılım alanında en temel yapılması gereken konu; bilişim alanında eğitimli, kalifiye ve bu işten anlayan eleman sayısının artırılmasıdır. Eğer doğru insan kaynağınız yoksa doğru büyümeyi yakalayamazsınız. Yeni gelen nesli de göz önünde bulundurarak onların da iş yaşamına adaptasyonu belirlemeliyiz. Bunun yanı sıra teknoloji ve dijital altyapının iyileştirilmesi gerekiyor. Bunlar için özel alanlar, platformlar oluşturulması ve stratejik planlarla desteklenmesi gerekiyor. Teknolojideki yazılım tarafında reel sektör ve KOBİ’ler bunları yapabilirse bu açığı kapatmış olurlar. Yapay zeka, aslında kapıyı çalmış durumda. Hazırlıklı olmak ve buna göre şekil almak gerekiyor. Şirketlerin, KOBİ’lerin, kişilerin ve kuruluşların Davos’ta konuşulan yapay zekaya altyapı, insan kaynağı olarak hazır olması ve bu dönüşümü rahat bir şekilde gerçekleştirmeleri gerekiyor.”