Bir deprem ülkesi olarak, dünyada ilk 10 içerisinde yer alan Türkiye’de son dönemde medyana gelen sarsıntılar, ülkemizdeki deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Uzmanlar, minimum 7,3 şiddetinde deprem gerçekleşeceğini beklediklerini açıklarken, Aksigorta’nın “Olası Depreme Karşı Hazırlık Durumu” başlıklı araştırmasına göre; üç kişiden ikisinin deprem çantası bulunmuyor. Türkiye’deki Zorunlu Deprem Sigortası oranlarına göre ise canlı fay hatlarının bulunduğu ülkemizde her iki konuttan biri deprem sigortasına sahip değil.
Depreme karşı hazırlıklı değiliz
Fay hatları üzerinde olan bir ülke olmamıza rağmen yapılan araştırmaya göre, Türkiye’de her üç kişiden birinin olası depreme karşı hazırlanmış deprem çantası bulunurken, insanların ancak yüzde 35’i bir acil toplanma yeri olduğunu biliyor. Depreme karşı alınan önlemlerde ilk sıralarda yer alması gereken Zorunlu Deprem Sigortası’na ilişkin veriler de depreme karşı hazırlıksız olduğumuzu kanıtlar nitelikte. Türkiye’de halen her iki konuttan birinin deprem teminatı bulunmuyor.
Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığını belirten Aksigorta Genel Müdürü Uğur Gülen, “Acı deneyimler yaşamamıza rağmen ne yazık ki toplumda deprem algısı oluşmuş durumda değil. Aksigorta olarak gerçekleştirdiğimiz “Olası Depreme Karşı Hazırlık Durumu” araştırmamızın sonuçları da bu algının oluşmadığını bir kez daha bizlere göstermiş oldu. Düşük bir bütçeyle hazırlanabilecek, acil ihtiyaçların, yiyecek-içeceklerin bulunması gereken deprem çantası, ilk 72 saatte bir ailenin hayatta kalmasına yardımcı olurken, araştırma sonuçları bize her üç kişiden ikisinde bu çantanın hazırlanmamış olması, deprem gerçeğine hazırlıksız olduğumuzu bir kez daha ortaya koyuyor. Öte yandan, zorunlu olmasına rağmen halen deprem teminatlı konut sayısı 9 milyon seviyesinde. En kısa sürede Zorunlu Deprem Sigortası’na karşı bilinci artırmalıyız. Böylesine bir depremde sadece konutlar değil aynı zamanda iş yerleri ve fabrikalar, bununla birlikte de tüm ekonomik hayat risk altında” açıklamasında bulundu.