Bodrum esnaf ve iş insanlarının sosyalleşmesi, örgütlenmesi ve iş dünyasına yönelik geliştirme faaliyetlerinde bulunmak amacıyla kurulan ve bu vizyon ile faaliyetlerine devam eden Bodrum Esnaf Sanayici ve İş İnsanları Derneği (BESİAD), geleneksel üye buluşma toplantısında günümüz ekonomik değerlerini masaya yatırdı.
Dünya Gazetesi (NBE) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ’ın konuşmacı olarak
katıldığı “Ekonomide Ufuk Turu” konulu geleneksel üye buluşmasına GESİFED
Yönetim Kurulu Başkanı Oktay Mersin, başkan yardımcısı İsmail Okan Konyalıoğlu,
genel sekreter Özlem Köseoğlu, Sayman Şule Yılmaz, DESİAD Başkanı İbrahim
Şenel ve TÜSİAD üyesi, GESİFED yönetim kurulu üyesi Naile Gökçen Çukurova da
katılım sağladı.
Toplantının açılış konuşmasını yapan BESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Neslihan Nazlıoğlu, 12. Dönem yönetimi olarak BESİAD için yoğun bir tempoyla çalıştıklarını belirterek, geçmişten gelen projelerin de takipçisi olduklarını sözlerine ekledi.
Çalışma hayatında yaşadıkları istihdam problemlerine de değinen Nazlıoğlu;
“Hepimizin istihdam problemleri var. Bununla beraber, Muğla Sıtkı Koçman
Üniversitesi kariyer merkezi ile bir araya gelerek, BodrumCV’yi mezun olan ve staj
yapacak öğrencilerimize nasıl açabiliriz neler yapabilir fikir alışverişinde bulunduk.
Öğrencilerimize de iş hayatında işverenlerin kendilerinden neler beklediğini, teorik ve
pratikte iş hayatının farklılıklarını anlatmayı hedefledik. Önümüzdeki süreçte
derneğimizin 20. Yılını kutlayacağız. 20 yıldır emek, emek her dönemin başkanı bu
derneğe değerli çalışmalarla katkı sağlayarak, yönetimi bize devrettiler. Yani yönetim
olarak elimizde kıymetli bir miras var. Biz de bu mirasa sahip çıkarak, 20. Yılımızı
gururla kutlayacağız.” dedi.
Neslihan Nazlıoğlu’nun ardından konuşmacı olarak kürsüye çıkan Güney Ege Sanayi
ve İş Dünyası Federasyonu (GESİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Oktay Mersin de
ekonomik değerlendirmelerde bulundu.
“Taktikler değişebilir ama kurallar değişmemeli” diyerek sözlerine başlayan Mersin;
“Kuralsızlıkla maçı sürdürmeye uğraşıyoruz. İyi günlerde değiliz. Ama burası büyük
Türkiye. İnşallah her şey iyi olacak.” dedi.
İşletme sermayelerinin de tükendiğine dikkat çeken Oktay Mersin; ”Biz otomotiv
sektöründe şirketimizi 100 araçla döndürmeyi planlarken, 100 TL’ye aldığımız aracı
gelen zamlar kur farkları derken inanılmaz bir karla sattığımızı düşünürken, yerine
koymak için masaya oturduğumuzda elimizde 85 araç kaldığını görünce aslında
zarara uğradığımızı görüyoruz. Öyle ki, bazı arkadaşlarımızda kırka, elliye düşüyor
bu sayılar. Geçtiğimiz sene 10 Bin TL ile bir bakkal raflarını doldururken günümüzde
50 Bin TL gibi rakamlara rafları doldurmaya başladı. İşletmesini döndüremeyenler,
işletme sermayesi bulamayanlar işlerini bırakacaklar.
Gösterge faizi %14 belki ama bankaya kredi almak için gittiğinizde %40’lara varan
faizleri telaffuz ediyorlar. Hadi dedin ki döndürürüm pedalı %40 ile kredi alayım, işte
en büyük risk burada. Önümüzdeki 2-3 ay içerisinde bu nedenle ciddi batışlar olacak.
Büyüklerimiz enflasyon düşmeye başladı, yıl çok iyi geçecek diyorlar ama benim
görüşüme göre 2022 yılı çok parlak geçmeyecek diye düşünüyorum. Zamlar ardı
ardına geliyor.” Diyerek 2022 yılı için öngördüğü senaryosunu BESİAD üyeleri ile
paylaştı.
Toplantının ana konuşmacısı olan Hakan Güldağ da STK’ların önemini vurgulayarak
başladığı konuşmasında, Türkiye’nin son dönemde zor bir süreçten geçtiğini belirtti.
Son dönemde yaşanan olayların ekonomistler tarafından stagflasyon olarak
değerlendirildiğini de belirten Hakan Güldağ, konuşmasında şunlara değindi.
“Ben ekonomist değilim. Benim asıl işim soru sormak. Sizlerden topladıklarımı
başkalarına aktarmak, onlardan aldıklarımı sizlere sunmak benim asıl iş tanımım.
Görüştüğüm kişi, kurum ve kuruluşlardan edindiğim izlenimimi aktarmam gerekirse,
bu kriz döneminde işleri iyi olanlar da var. Durumları iyi olan İhracatçılarımız var
mesela. Gayrimenkul sektörü de fena değil. Ama maliyetlerin çıktığı noktadan geriye
kolay kolay dönmeyeceği yönünde yaygın bir görüş mevcut. Zor bir süreç bizleri
bekliyor.
Genel itibariyle şu anda taşlı bir yola girdik. Arabayı taşlı tarlaya sürdük. Nedeni çok
konuşulabilir ideolojik gibi görünen, teknik olmayan tarafları var. Şu anda zaten
hükümetin de ekonomi yönetiminde neye odaklandığına bakarsak ekonomi yönetimi
ile ilgili odak Türkiye’de belli bir kitleyi kontrol edebilmek.
TC Merkez Bankası kaynakları ile yola devam ediyoruz. Ucuz Merkez Bankası
Kaynakları ile hem piyasaya para aktaralım, hem de döviz meselesini TCMB
kaynakları üzerinden çözelim.
TÜİK enflasyonu 13,8 açıkladı. Bu ortamda üretim hafifleyecek, fiyatlar çıkmaya
devam edecekse Stagflasyon riski var şu an Türkiye’nin önünde. Buna göre nasıl
hareket edilir? Bilmiyorum. Çin de benzer bir şey yaptı. Üretimi %20 kadar geri çekti.
Navlunlar bakımından görüyoruz ki, çok büyük bir değişiklik olmayacak. Fiyatlar
yüksek kalmaya devam edecek. Navlun bedelleri yüksek kalmaya devam ettikçe,
ikinci yarıda FED’in faiz alımlarını azaltması durumunda emtia üzerinde baskı
yapacağı ve gerileyeceği yönünde beklentiler var. Arabayı taşlı tarlaya sürmemiz
nedeniyle enflasyon %60’a kadar çıkarsa iyi. TÜİK’in %35’lerde kapatabilirsek yine
iyi.
Özellikle dikkatimizi çeken, son zamanlarda Türkiye’de iş dünyasının çok da
hazırlanamadığı bir tür paradigma değişimi yaşanıyor. Bahsettiğim konu, dijital yeşil
dönüşüm. Önümüzdeki 10 yıl boyunca birinci derecede önemli olacak. İş dünyasını
farklı bir boyuta taşıyacak potansiyel bir gemi gibi görünüyor. Dönemin kurallarını o
belirleyecek. Amerika’da yeni yeni yeşil dönüşüme yönelik bir üretim ve ticaret
bölgesi oluşuyor.
“Kullan, yeniden kullan, bir daha kullan, dönüştür.” Diyoruz artık. Komşu komşunun
külüne muhtaç atasözü şimdi yerini buluyor. Mesela demir çelik sektörü…
Sadece kapanan kapılara değil, açılan pencerelere de bakmak lazım. İş dünyası
önündeki sürece objektif bakmak zorunda. Sorunları tespit ederken en acımasız
şekilde eleştirebiliriz. Ama çözüm aşamasında pozitif olmalıyız. Pozitif gerçekçilik en
iyisi.
İş hayatına başlarken bizlere hep farklı olmanın önemi anlatıldı. Ancak günümüzde
farklı olmak da yetmiyor. İyi olmanız da gerekiyor. İşinizde zaten iyi olmak
zorundasınız ama üretiminizde, ilişkilerinizde de de iyi olmak zorundasınız. Sosyal
medyanın gelişimi ile artık herkes sizi eleştirebiliyor. Bu da işlerinizi direkt olarak
etkileyebiliyor.”
Hakan Güldağ’ın konuşmasının ardından, yeni üyeler Eylem Külünkoğlu, Mustafa
Gözüm, Rukiye Dengiz ve Vedat Kara’ya GESİFED Yönetim Kurulu Başkanı Oktay
Mersin ve BESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Neslihan Nazlıoğlu tarafından rozet
takılması ve plaket töreni gerçekleştirildi.